Size bir itirafta bulunayım :) Geçtiğimiz ay tatile giderken arkadaşlarımla bindiğim uçakta, bütün yolculuk boyu süregelen muhabbet, karıncalar üzerineydi. :))) Çocukken karınca yuvalarına kibrit çöpü sokup içinden kaç karınca çıkacağını merakla beklerdim. Komik ama çocuğuz işte. :))) Yuvadan bir sürü karınca çıkardı ve hepsi ayrı yere dağılırdı. Bir süre sonra kimi sırtında çekirdek kabuğu, kimi ise başka bir çer çöp taşıyıp yuvasına geri dönerdi.
İnsan düşünmeden edemiyor. Yukarıdan bakıldığında karıncadan farklı bir durumumuz yok aslında. Küçücüğüz. Bırakın karıncayı, bit kadar bile değiliz.
Herkesin iyi kötü bir çatısı, kilitli bir kapısı var mı? Evet, var. Peki, karıncalar gibi yuva olmayı becerebiliyor muyuz?
Yuva olmak, sadece aynı çatı altında, ortak bütçeyle yaşamak değildir. Yuva olmak sadece mutlu olmak da değildir. Yuva olmak, kenetlenmektir. Yaşadığın acı ne kadar büyük olursa olsun, dağılmadan, birlikte üstesinden gelmektir.
Ben sadece bir eve değil, mükemmel bir yuvaya da sahip olduğum için birazcık şanslıyım... :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder